‘’ROCK Müziğin Delikanlı Ruhları’’ Shaft barda!





‘’Hayata bir adım daha atmalı heyecanla’’ adlı yazımda hatırlarsınız daha öncede bahsetmiştim.

( http://tayfunlubeten.blogspot.com/2012/11/hayata-bir-adm-daha-heyecanla.html ) Cenk Eroğlu ve grubu yaptığı müzikle bizi oradan oraya savurmuştu.



Bu sefer de değerli müzisyen arkadaşım, Tunca Ünder vesilesiyle tanıştığım Cenk Eroğlu’nun dün gece

27 /12 / 2012 saat 00:00 ‘da Kadiköy Shaft’ta olan konseri kaçmazdı, orada olmalıydık!

İstanbul Devlet Konservatuarı öğrencisi sevgili; Cihan Ayhan ve Yabancı Lisan kompetan'ı Kaan Yüzbaşıoğlu ve Tunca Ünder dostlarım ile orada yerimizi aldık, tahminimce birçok müzisyen arkadaşım ve müzikseverler ( daha doğru olacak  ; “ROCK”  müziği severler)  orada olacaktı,



Performans başlamadan “Cem Köksal’’, “Çağatay Ateş”, Cingi grubunun solisti ve temel taşı “Selçuk Sami Cingi” gibi önemli isimlerle, sohbet imkânı da yarattım kendime ayrıca internet ortamının ünlü gitar eğitmeni ,gitarist “Selim Işık” ta oradaydı; esprili kısa bir sohbetimiz de oldu.



Playlist; Güzel bir anın habercisiydi. Ruh halimizi adeta kıvama getirmek için derinden çalıyordu. Mekân kalabalıktı, sohbet fazla ilerlemeden Cenk Eroğlu sahneye çıktığında, sessizce bir bekleyiş sardı ortamı. Kendine has üslubu ve mükemmel performansı ile (aynı Taksim Pikap’ta olan) her zamanki gibi karşı karşıyaydık. Sound hiçbir şekilde rahatsız etmiyordu. (Cenk Eroğlu  ve grubunun sound’u  ayrıca Shaft bar’ın tonmaister’ı Serdar Kadakal ‘ın emek vererek, yarattıkları “Derin ama bir o kadar da Parlak ” sesler dinlemeye değerdi) .

Değerli insan ‘’Hakan Özhendekçi’’ (solo ve ritim gitar) ile  Cenk abi’nin solo atışmaları, andaki ruh halleri nadir yakalanacak anlardan biriydi . Eğer gitar solosu dinlemek ve gerçek Rock müziğin, delikanlı ruhunu yakalamak istiyorsanız; burada bulunmalısınız!



Meraklısı, programı: http://www.shaftclub.com/  bu linkten takip edebilir. Artık 15 günde bir Shaft Sahnesi’nde yer alacaklarını söylediler. Çaldıkları repertuar da neler olacağı sürpriz. Ama, ara ara değişecek; bunu biliyorum! Şüphesiz; Kült isimler ve parçalar olacak. Şarkı seçiminde ve yorumlama da Cenk ağabey ve grubu kuşkusuz ,
Harikalar.



Bu arada grupta yer alan diğer önemli isimler ise Solist “Bülent Çallı”( hasta olduğunu söylemesine rağmen çok iyi bir performans sergileyen) , Davul’da (şahane yetenek) “Cengiz Tural”,  Bas Gitar’da ( yaptıkları müziğin ahenk içinde giderek yol almasını sağlayan) “Bülent Sezgin” .



Siz de kanınız da Rock Müziğin ruhunu taşıyorsanız buyurun izlemeye.














Eris yaptı yapacağını!!!


  İstanbul Ritim Tiyatrosu, dün akşam (27 12 2012)
Elmayı kime vereceğini bilemedi.

Paris Tanrıçalar ile .

26 aralık Çarşamba akşamı Saat:20.30'da Ortaköy Afife Jale Sahnesi’ne gittim. ‘’ Kallisti En Güzel Olana’’adlı oyunu keyifle izledim.

‘’İstanbul Ritim Tiyatrosu ‘’oyuncuları’nın uzun bir zaman’dır süregelen  üzerinde çalıştıkları ve ciddi emek verilmiş harika oyun ;‘Kallisti / En Güzel Olana'  adlı oyunu  izledim.

Bu oyun çok keyifli ,
izledikten sonra belki de tadı damağınızda kalacak, tekrarı için gün sayacak bile olabilirsiniz (en önden izleyince keyfi bi başka oluyor benden söylemesi ).

Dilara Akın’ın  yönettiği ve Cihan Deniz'in de katkısıyla sahneye alınan Kallisti/En Güzel Olana, mitolojik bir hikayeden sahneye aktarılıyor. Dünyanın ilk güzellik yarışması’nın anlatıldığı hikaye iddalı bir hal alarak sahnede ruh buluyor.

Oyun’u izlediğim ve okuduğum kadarıyla…


''İstanbul Ritim Tiyatrosu''’nun sahneye koyduğu oyunda sonu Truva Savaşı’yla biten dünyanın ilk güzellik yarışması anlatılıyor. Kısaca öykü şöyle: Tanrı'lar deniz tanrısı Neraus’un kızı Thetis’in düğünü için Olympos’ta toplanıyor.. Fesatlık Tanrıçası Eris (Sevgili arkadaşım Ayça Genç, benim hayattaki neşe frekansım ), düğüne davet edilmeyince bu duruma çok kızarak , hediye edeceği sihirli elma ile ortalığı birbirine katıyor.

Bu durumda ‘’Eris’’, ‘’Heraklis’in’’ bahçesinden çaldığı altın elmalardan birinin üzerine ‘Kallisti’ yani ‘En Güzel Olana’ yazarak, sofraya atıyor. Zeus ise ( orada tanışma fırsatı yarattığım oyunculuğu ve sesi ile harikalar yaratan ‘’Yiğit Aksu’’ ) , elmayı hangi Tanrıçaya vereceğine karar veremiyor. Hera’ya mı ?, Afrodit’e mi ? (Arkadaşlığımızın yeni başladığı,, güzelliği ve ses tonunun narinliğiyle söz edilen çok değerli insan ) yoksa Athena’ya mı?karar verilemiyor. Seçimi İda Dağları’nda çoban olan Paris’e (Rolündeki endişeli tavrı çok iyi beceren bi karakter) bırakıyor. Hermes ise (Oyunculuğundan çok söz ettirecek etkili, komik adam’’ İsmail Kavrakoğlu’’) duruma hep bi hal çaresi arayan telaşlı haberci.

Artık oyun’un gerisini anlatmıyorum ,izleyince tat alın derim .

Ama şunu söyleyebilirim! hepsi birbirinden iyi oyuncular ve bu işin keyifli hamlelerini ortaya koyan iddalı karakterler.

Engin Gürkey'in müzik direktörlüğünü  yaptığı İlker Çolak'ın orkestra şefliğini üstlendiği müzik temalarını da unutmamak gerekir .Birbirinden değerli müzisyenler'le çalışılmış.

Işık tasarımı da ‘’Serhat Akın’ın’’ şaheserliğin’de ,


Sahne tasarımı Sena Işıldar'ın

Oyuncu kadrosunda  ise Yiğit Aksu, Sena Işıldar, Bengü Ergin, Dilara Akın, İsmail Kavrakoğlu, Yalın İşnel, Ayça Zeynep Genç, Gözde Kısa, İlker Çolak, Cem Utku, Ali kaan Uysal ve Yusuf Özer rol alıyor.

Takip etmeniz hayatınıza tiyatroyu katmanız isteği ile…





Müzik Özel Yetenek Sınavına ve Müzik Öğretmenliğine  hazırlanan adayların dikkatine!





Bu  sınavlara hazırlanıyorsanız bu derslere katılmalısınız!!!



Marmara üniversitesi Müzik öğretmenliğine hazırlık dersleri , değerli ve saygıdeğer Öğretmen ‘’Özcan Özbek ‘’ tarafından veriliyor .



Ben bu kıymetli derslere katılma şerefine nail oldum.

 İlk deneyimim 2007 yılında oldu ve bu sene  olacak derslere de devam etmek niyetindeyim, dersleri sorarsanız ,İlham almamak  ve çalışma şevkinizin artmaması düşünülemez.



Derslerde zaman zaman Müzik ve Sanat ‘tan öteye de gidilebiliyor , bilimsel tanımlamaları kullanmakta yerli yerinde hamleler ve yumuşak geçişler yapmakta olan’’ Özcan Özbek’’ melodi tekrarları , ses egzersizleri , duyumlar ,solfej ve dikte ağırlık verdiği  çalışmalardan sadece bir kaçı ,ilerleyen süreçlerde çok daha iyi bir seviyeye geleceğiniz sınavlar hakkında kafanızdaki sorulara yanıt alacağınız , şimdiden duyurulur.



Özcan Özbek’in tanımlamaları ve anlatımları Takdire şayan , tabi buradan sadece öğrencilere  ve öğrenmek isteyenlere değil !



 Veliler’de , Özcan Özbek ‘in çalışmalarını çocukları için  takip edebilir, ders aldırabilir veya kafanıza takılan sorularda sizi aydınlatabilir.



‘’ Özcan Bey ile ilgili ekşi sözlük’te bakın neler yazılmış .’’



http://www.eksisozluk.com/show.asp?t=%C3%B6zcan+%C3%B6zbek



Geçen yıl sınava yönelik olarak yapılan "Dikte-Deşifre-Ezgisel ve Ritimsel Bellek, Çok ses işitme çalışmaları"na bu yıl 25 / 12 /2012 tarihin’den itibaren başlandı ve ücretsiz .



Katılmak veya sınav hakkında bilgi edinmek isteyen arkadaşlara duyurulur. Çalışmalar yıl sonuna kadar olacak , her hafta salı günleri akşam saat : 17.30-19.30 arasında Marmara Üniv.  Müzik Öğretmenliği Ana bilim dalı sınıfında

yapılacaktır.Şimdiden başarılar,





Birbirimize Saygı ve Sevgi  duyduğumuz bir doğada Müzik ve Sanat’la kalmamız arzusu içinde diyerek ‘’Mustafa Kemal Atatürk’ün’’  bir sözüyle noktalıyorum…



‘’Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en fedakar ve saygıdeğer unsurlarıdır.’’


‘’Geçmiş Dönemleri yeni nefesler ile koklamak’’




Dün akşam 25/12/2012  Kadiköy Shaft bar’da Salıncak fabrikasının ilk konserlerini izleme , bu vesileyle grubu ve şarkılarını tanıma imkanı yarattım kendime,

.Salıncak fabrikası ’’ Cover bir grup’’ ilginç bir ismi de yok değil ! Freddy’nin kabusun’da sallanan salıncaklar değil tabi bu ! daha keyif veren türden salıncaklar.
( zaman zaman sallanmıyor da değilsiniz )

Kuruluş amacı’nda da eğlenmeyi ve eğlendirmeyi amaç edinmiş , bu grup (başlıkta ki gibi) ’’ geçmiş dönemleri yeni nefesler ile koklamak’’ isterseniz grubun havasını solumakta  fayda var.

‘’Salıncak fabrikası’’  kült isim ve grupları tercih edip repertuarına koyması ise risk taşıyan bir unsur olarak görülebilir , ama nihai hedef neydi? eğlenmek ,eğlendirmek  o zaman biranızı yudumlamadan izlemeyin :)


Seçtikleri repertuar’da öncelikle The doors  şarkıları yer almakta solist’e (Gökhan Ersoy) baktığınız ‘da ise bu sese(  jim morrison ) yakın bir tını duyacaksınız emin olun .
Jimi Hendrix ,Quenn , Deep purple , Cat Stevens ,Erkin Koray , Cem karaca , Barış Manço , Duman gibi grup ve isimler listede yerini almış durumda,

Bu arada grup elemanları’nın her biri , kendi mesleğini iştigal etmekte ,Gökhan Ersoy - vokal, ritim gitar, Onur Kızılkök - solo gitar, Mert F. Torgay - klavye, Burç F. Aksoy - bas gitar, Mert Ekşi – davul ‘da her biri birbirinden değerli insanlar onlara ulaşmak bilgi edinmek için ise http://www.facebook.com/SalincakFabrikasi
adresin’den yol alabilirsiniz .


Salıncak Fabrikası, 70'li yılların tavrıyla, o günlerden günümüze  kadar  olan bu müzik yolculuğuna sizleri bekliyor.  Ben  salıncak Fabrikası’na buradan sevgilerimi iletirken ,sizlere ise Salıncak fabrikasıyla keyifli seyirler dilerim.




Hayatı sallayarak ,ama sallanmadan geçirmeniz dileğiyle.





''Kozmoz Alfabeler Kumpanyasi...



''BİZ ASLINDA OYUNLARIMIZ'DA YENİ HAYATIN PROVASINI YAPIYORUZ ''

 Bugün herbirimiz biliyoruz ki , sanat;  farkındalığın oldukça yüksek ve evrensel bir noktası…

Dün akşam ...''Kadiköy Halk Eğitim'' merkezi'nde ''Çıplak Ayaklar'' adlı Müzikal oyunu izledim..

Çok başarılı oldukları söyleyebilirim ..Etkileyici oyunculuk ve sözler sıra sıra geliyordu (odağınıza bağlı olarak, bir çok sahnesi etkileyici kılınabilir)
Büyük emek.; kendi yazdıkları . muhteşem bir metin ve müzik var ...'' Antik Yunan'' tiyatrosundan başlayıp, mitolojiye, feminist spiritüel bir manifesto..ve sonra ise BİLGİ KİTABI bilgeliği'nin en katıksız Sanatsal yorumu olduğunu söyleyebilirim,


Beni çok etkiledi sizlere de yeni algılar yaratsın hayali  ile ,

Takip etmeniz için web adreslerini yazıyorum;

http://www.facebook.com/kozmozalfabelerkumpanyasi


www.kozmozevrenseltiyatrom/








Ve salon yeterince doluydu ...



Sadece müzik dinlemekle söz sahibi olunur mu ?
Dinlemek marifet mi ?

Müzikte söz sahibi olan ve müzik eleştirmenlerine bir atıf kesinlikle yapmıyorum, tabiri caizse buna… cesaretim de yok  sadece kendi deneyimlerimden yola çıkarak kafamdaki sırra kadem basmış kalıntıları çıkarmak manasında, düşünmüş, yazmış sorgulamış oluyorum diye bakalım,

Son 4 ay içinde  dinlemeyi özümseyerek yani sadece dinleyerek geçirdiğim bir zaman dilimi yarattım kendime bu dönemde heyecan verici şaşılası konser performanslarıyla''  Dream Theater'' , döneminde yapacağını yapmış, yaşama  ilham veren  Deep purple  , ölümünün üzerine çok üzüldüğüm blues büyüsüyle bizi şekillendiren Yavuz Çetin gibi birbirinden çok değerli grup ve müzisyenleri dinledim ,bu arada zamanımı bu kadar müzisyenle sınırlandırmam işi daha verimli hale getirdi .

Yarattıkları her bir şarkı benim farklı görüş açısıyla izlememi sağladı evet belki müzik dinlemek bizi farklı yollara adım attırabilir belki hayatımızı değiştirebilir ,yani olabilir :) ama söz sahibi yapar mı ? müzik deneyimlendikten sonra mı konuşabilir hale gelmeli ?

Benim bakış açım (nacizane), 
bir müzisyen için durum farklıdır o bütüne farklı açılardan bakabilen,bir şekilde yorumlayabilen  bu işi deneyimlemiş bi uzman olarak görülebilir ,kendine has bakış açıları üretir yorumlar ,yaratır ,düşünür,dinledikçe yeni cevaplar bulur (her müzisyen için aynı şey söylenmemesi koşuluyla.)bunlar yazdıkça ortaya çıkaracağımız tartışacağımız konular yaratılabilir ,

Ama soru ; Sadece müzik dinlemekle söz sahibi olunur mu ?
Dinlemek marifetmidir ?

Ve sizlere 4 ay sonucun da çıkardığım keyifli 3 parça herkesin aynı tadı almaması bilinciyle , iyi dinlemeler

İşi ehline bırakmak tecrübelerinden faydalanmak iyi müziğe yatırım yapmak ve yeniden müzikle dünyayı kurtarmak hayaliyle ,saygıyla kalın,

Dream theater through her eyes


Deep Purple - Doing It Tonight


Yavuz Çetin - Gecenin Rengi






Rock Dünyasının  gitar yıldızı…. Slash

Slash Feat. Myles Kennedy & The Conspirators 2 Şubat Cumartesi Küçükçiftlik Park’ta.

Tüm zamanların en önemli gitaristlerinden biri olan ve Türkiye’de uzun yıllardır gelmesi merakla beklenen Slash, yeni projesi “Slash Feat. Myles Kennedy & The Conspirators” ile 2 Şubat Cumartesi günü Küçükçiftlik Park’ta hayranlarının karşısında olacak.
80'lerin sonu ve 90'ların başlarında müzik dünyasını sallayan Guns N' Roses'ın yıldız gitaristi, Gibson Les Paul marka gitarı, kıvırcık saçları, ve fötr şapkasıyla özdeşleşmiş, kuşkusuz bunlardan ayrı düşünülemez biri haline gelmiştir. Genç yaşta gitar çalmaya başlayan Slash, müzik hayatında başta Eric Clapton ve Jimi Hendrix olmak üzere pek çok blues gitaristinden etkilenmiş ve yazdığı sololarda da bunu müziğine yansıtmıştır. Michael Jackson, Fergie, Ozzy Osbourne gibi ünlü isimlerle beraber projelerde yer alan Slash ayrıca  “Guitar World” gibi dünyaca ünlü gitar dergilerinde, her türlü müzik yayın organında yer almış; gelmiş geçmiş en iyi gitaristlerden biri olarak kabul edilmektedir.


Sezen  Aksu Acoustic band

Sezen Aksu “Müziğin En Saf ve Samimi Haliyle” 8 Şubat 2013 Cuma ve 9 Şubat 2013 Cumartesi Bostancı Gösteri Merkezinde!

Türkiyenin  en değerli sanatçılarından biri olan  Sezen Aksu, gecede sevenleri için özenle hazırladığı repertuarını, “Fahir Atakoğlu” eşliğinde, her biri kendi alanında tanınmış müzisyenlerle,dünya standartlarında bir müzikal altyapı ile sunacak.


Disney Live! ilk defa İzmir’de...



Dünya'da ve Türkiye’de izlenme rekorları kıran “Disney Live! Mickey’nin Müzik Festivali” Aralık ayında Türkiye turuna çıkıyor ve 25 Ocak - 3 Şubat tarihleri arasında İzmir’e geliyor
İstanbul Çocuk Tiyatrosu (ICT) işbirliği, Turkcell İletişim ve Teknoloji sponsorluğunda yerelleşen “Disney Live! Mickey’nin Müzik Festivali”, 23-27 Ocak tarihlerinde İzfaş Atlas Pavyon, 30 Ocak-4 Şubat tarihlerinde ise Mavi Şehir Karşıyaka Arena’da seyircilerle buluşuyor.


Doğa ve Aşk Adına

Sascha Goetzel şef

Santa Cecilia Akademisi Korosu
Ciro Visco Santa Cecilia Akademisi Korosu şefi
Monica Groop alto

Mahler: 3. Senfoni, Re minör

Yaşadığı dönemin en sıradışı bestecilerinden biri olarak gösterilen Gustav Mahler’in yazısının teknik özelliklerine felsefi boyutu da eklenince müziğini zamanda ve mekânda çok ilerilere taşıyabilmiş bir sanatçı olduğu şüphe götürmez bir gerçek. Doğa ve aşk, onun 3. Senfoni’sinde bambaşka bir boyuta ulaşır. Çocuk korosu, kadın sesi ve orkestra, bu manevi dünyanın derinliklerine nüfuz eder. BİFO, bestecinin baş yapıtlarından biri olan bu senfoniyi, İtalya’dan çok özel konuklarıyla, Santa Cecilia Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası ile 21 Şubat 2013  tarihin’de saat 20:00’de Lütfi Kırdar Anadolu Auditorium ‘da






Alexei Volodin - İstanbul Resitalleri
 15 Şubat 2013 20:00
Sakıp Sabancı Müzesi - the Seed, İstanbul
 Rus piyano ekolünün günümüzdeki en önemli isimleri arasında yer alan Volodin, dünyanın en prestijli salonlarındaki resitalleri ve en büyük orkestraları ile verdiği konserlerinde tamamen kendine has stiliyle gerçek bir piyano virtüözü olarak öne çıkıyor.

Dünyanın en prestijli uluslararası festivallerine sahne alan Volodin'in katıldığı festivaller arasında Rocque d’Anthéron, Radio France Festival, Verbier ve Lucerne (İsviçre), Ruhr Festival, Baden- Baden ve Bad Kissingen (Almanya), the Stars of the White Nights (StPetersburg) ve Moscow Easter Festival'i ilk akla gelenler arasında..