''Anvil '' İsteklere ulaşmak

Kanada’lı Heavy Metal gruplarından olan Anvil, kuruluş tarihi olan 1978′den itibaren dünyaya rock’n roll heyecanını veren gruplardan birisi olarak dünyada bir şekilde varlığını sürdürmekte. Anvil’in tarihine ve Rock hayatına yakından bir bakış sunan belgeselde, Anvil Belgesel'inde bir çok metal müziğe damga vurmuş grubun söyleşileri yer alıyor. (Metallica, Slayer, Anthrax, Motohead )
Şimdi olmayacaksa ne zaman birçok grubun hayalidir değil mi ?
Milyonlara ulaşabilmen ama 50 'li yaşlara kadar bu hayali kurmak nasıl bir risk ? gerisini siz düşünün parasız olmuyor , biz müzisyen ve sanatçıların en büyük sıkıntısı ise bu ücret alamamak derdi
Verecek olan  Tanrımız mı ? tabi ki Rab... ama bizim uğraşlarımız aklımız nasıl yön verecek ? Bu hayalin oluşmasına er geç birşeyler destek  olacak , ama bilmediğimiz şeyler ...
Tahmin edemiyoruz zaman zaman acıdan geçmeyen şarkılar hep eksik kalıyor Sezen Aksu'nun söyleyişi gibi, ama bu kadar çaba ve ümit sınırları zorluyor .
Her şey olur herşey biter, hayat kalır Bülent Ortaçgil'in ifadesi gibi...
Düşündürüyor... Hayatı yaşamak önemli olan. Her bir nefesini değerli kıl , olacak zaten olacak.
Şu an karnımı doyuruyorum ve diyorum ki olsun ! Şükran duyuyorum.  olsun ! hemde kolaylıkla olsun!
''Uğraş göstermenin yorucu tınısı'' bizi vurduğunda asl olan yaşamında bu olduğunu kavrayanlardanız.
Bu belgesel'i Sevgili Cihan Ayhan 'ın Tavsiyesi ile gecikmeli olarak (seneler sonra) izledim, ama öğrendiğim durumlar arasından en çok önemsediğim; çekilen acılardan dolayı , kaybetmekten korkuyoruz hem de çok !
Kırıyoruz, engelliyoruz ,sıkılıyoruz ve bazen kötü sözler sarfediyoruz birbirimizi hırpalıyoruz.
Kendimize anlatamadığımız o hırçın duygulardan daha sade ve sakin yaklaşımı bazen hayat kabul etmiyor! içimi burkan bu samimiyetsizlik,
Maskeleri düşürün ey insanlar! uyanın ve uyandırın bu işin gerçeği var gerçeği !
Ne kadar derin oldukların belki dinleyince belki izleyince belki de düşününce anlayacaksınız ,
Rahat yollarda süzülmek dileği ile,
Belgesel'in link'i
http://dublajizle.net/belgeseller/anvil-the-story-of-anvil.html

Koromuza herkesi beklerim,

O kadar ki,
 Anlaşması kolay, keyifli  ve değerli insanlar var .
Yürekleri sevgi ve Müzikle dolu.
Koromuzun Şefi Dilber Ersu ile öğrendiklerim satırlara sığdı, sesimize işledi ,
İlerleyen Sanat müziği eğilimim ve Ruh yaşım ilerliyor, kayıtlarımı tutuyor, notlarımı alıyor, izlenimlerimi ve tecrübelerimi öğrencilerim ile paylaşıyorum , öğreniyorum ,Türk Sanat müziği ancak ki içinde bulunduğunuz zaman, kanınıza işliyor  ve bir daha çıkmıyor.
 Enstrumanlar’ın Çağlayan coşkusu nağmelerin hassasiyetle sizi kucaklaması ,bitmez ve ayrılmaz bir tad sunuyor.
Sevgili ve bir o kadar değerli İki koro Şefim oldu, Dilber Ersu ve Sayın Murat Seçkin iki anlatım ve yaklaşım birbirinden çok uzakta yani ayrı uçta , Koro şeflerim’in sundukları paha biçilemez . koro şefi herşeyi titizlikle dikkatle yapan değerli  insanlar,
Ayırt edilen nokta birinin oturma rahatlığı birinin ayaktaki sabırı J… ( sadece bu sefere mahsus olan oturma , sayımız arttığında hepbirlikte ayaktayız ) , ( şakaydı tabi bu söylediğim konserimizde oturmak yorgunluk denen tatlı belayı uzak tuttu )
Farklı repertuarların olması ve bu repertuarları ezberlediğim süreçteki durumumdan bahsedeyim isterim,
Öncelikle…
Her şart ve koşulda bu çalışmanın Repertuarı’nı  dinleme ve duyum  çalışmasını yaptım ne komik değil mi ?
Her şart ve koşulda
 Bu yoğunluğa sığdırdığım repertuarı hassasiyetle nakış gibi sesime ve ruhuma işlettim ,(kısık ses ile yani düşük ses ile) hemen mp3 çalarıma her bir şarkının 3 farklı versiyonunu ekledim Toplam  55 parçam oldu ,Akışı en iyi sağlayan tek kulaklık dinlediğimde kendi sesimi duyarak eşlik yaptığım oldu yollar benimdi ,
 yürüdüğüm yol , aldığım her kısmi bölümü .
Şu an bu yazımı dökerken satırlara yaptığımız ders kayıtlarını dinliyorum keyifli oluyor , geride bıraktığınız anları kayıt altına almanız,
Repertuarımızdaki şarkıların içindeki en etkili olanlar tabiki  bu kayıtlar …
Hepsi oldu  J Ama Gece kirpikli kadının yorumcu’su Deniz Candan Uzun,  duru bir yıkım yaptı sanki benim hayatımda J
Gel Gör beni Aşk Neyledi Eserinin Enstruman işleyişi bir başka türe yada boyuta hal verişi ruhun hapsoluşunu çıkarmak gibiydi. Eseri Seslendiren Ahmet Armağan
Bahçada Yeşil çınar yorumu bir amatör sesten geliyordu, ama ilk aklıma gelen şu oldu profesyonellik sistemin bir yaklaşımı önemli olan uyanan sevgi dolu duygular ve uyanan bilinçler. Terbiye, uslüp ile birleşti , vicdan ve ahlak uyandı, oturuşumuza bile yansıdı Eseri Seslendiren Suna Çetin
Ara solistimiz Çağdaş  Suseven , bir profesyonel sesin salonu bu kadar sessiz hale getireceği beklenmezdi ! Sanki suskunluk duyuluyor Sevgili Çağdaş’ın sesi gelmiyordu çok ilginç sadece ve sadece derin etkileyici bir sessizlik vardı.
Dilber Ersu’nun kattığı baba sevgisi ile dolu eseri seyircileri bile ağlattı , gözlerden akan yaş olmadığı düşünülse bile ağlayan özlemlerdi biz bunu hissettik Eserin ismi Her mevsim içimden gelir gecersin

Bu başka eserde ise bakın nasıl ifadesi konmuş yeryüzüne hüznün tarifi .
KEDERDEN Mİ NEDEN BİLMEM SARARIP RENG-İ RUHSARIN
SENİN ÇÜN BAK NASIL AĞLAR YANAR BU AŞIK-ZARIN
AĞARSA SAÇLARIN KAFİ BANA ÇEŞM-İ FUSUN KARIN
SENİN ÇÜN BAK NASIL AĞLAR,YANAR BU AŞIK-I ZARIN

Müjde  Tolgay ve Işık Tolgay çifti’nin Erol Sayan’ın Dargınlık bitsin artık eseri bir Eş’in Aşk’a nasıl saygı ile baktığının ve umut dolu olduğu’nun göstergesi oldu bu gecede ,

O tatlı bakışların bir ömür’e bedelmiş,biliyorum Leyla’da Mecnun’u böyle sevmiş

Bu ateşi Sen Yaktın Gelde Sen Söndür eseri  , Sedat Büyükarslan Bey’den dikkatli bir yapı’da sunuldu ,
 Beyaz giyme söz olur eseri Recai Güneşdoğdu’nun hafif ton yüzeyini , esere  aktararak bu yaklaşımı seyirciye sunması ile gerçekleştirdi,
Bu arada koro şeflerimin sesleri dinlemeye değer burasıda ayrı bir kısa anlatı J

DMK Korosu yeni dönemde başlıyor!!!
Eylül ayı kayıtlar ile  Ekim 1’inde başlayacak  yepyeni şarkılarla yol bulacak bu sene siz sevdiklerimiz ile olmak yeni Can bulacak bu koromuzda sizi görmem yeni yazılara yeni bestelere vesile olsun şükran duyduğum anların tekrarlanması daha güzele yol alması dileği ile müzikle kalın


Müzik evrenselliğine doğru



Başka bir biçimde ,

Tadı aynı değil ,

Değişkenlik süreci doğal,

 Eski plaklar nerede? Eski kasetler nerede ? HHHHhhani o merakla beklenen albümler;
Müzik ile dünya değiştirilecekti ,hani ?

Müzikte eskiyi aradığımız doğru, internet hayatımıza girdiğinden beri müzik üretimi de değişkenlik gösterir oldu .Eski doğal yapısının yerine daha kolay üretilebilir bir alan yarattı kendine.
  
Yeni programlar ile artık herkes, şarkı söyler oldu .
 Albümlerini kendi evinde yapan müzisyenler ile doldu .

Kötü mü oldu ? Hayır, Sadece değişkenlik gösterdi şu andan sonra olacaklara bakalım nasıl bir ‘’seyirci rolü ‘’üstleneceğiz ; yaşamın her anı müzik ve seslerle dolu, çağımız bilgisi sınırsız denebilecek seviyeye ulaştı ,tencere kapakları ile boya kutularıyla konser verenlerimiz var.

Aslında beklenen daha iyi sanat eserleri üretilebilmesi ,daha iyi projelerin olabilmesi ,biz buna döneminin en iyileri diyoruz, belli bir kıyaslama yapmak yanlış aslında ,o dönemde böyle üretildi bu dönemde böyle ,ama müzik ile açığa çıkan neler var neler.

Meditasyon ve uzak şark’ta her bir notanın rengi olduğu ve bunun üzerine bilimsel çalışmalarda yapıldığı bilinir, notanın nefs’in katmanları olduğu da söylenir , İnsanlar müzik ile şifahaneler yarattı ,Azılı mahkumlara bile çeşitli  şifa müzikleri dinletilerek psikolojileri düzeltildi, Sanat ve müzik sayesinde suç oranları ciddi sayıda düşüş gösterdi ,düşmanlarını ve teröristleri ses frekansları gönderen teknolojik cihazlar ile mağaralarından çıkardı (heavy metalin dinlenebilir ,olmadığı anlarda oldu !) .
  
Hem askeri alanda  olsun hem tüketim sektöründe başarılı sonuçlar elde edildi, Alış- veriş daha hızlı satılabilir,daha hızlı alınabilir oldu , Sevgililerin,şarkıları söylendi hayatlarına dair bir iz bir anı kaldı ,aslında insanlar müzik ile etkisi altına alıp kendi istediği hale bile getirir oldular yaşamı , ister dünyayı güzelleştirmek adına olsun isterse düşmanını alt etmek olsun ,hep kullanıldı .

‘’ Eğitimde 5 temel alanın ‘’olması zorunlu kılınmış otoritelerce
Matematik, Felsefe, Mantık , Beden Eğitimi ve Müzik . Bu kadar evrenselliğe giden bu yolda bu eğitimlerin eksik olabilmesi artık düşünülemez . Her bireyin en az bir ek dil bilmesi kadar bir sanat dalı ile uğraşması bir enstrüman çalması zorunlu ,bazı eğitim sistemlerinde .
Kişi daha açık düşünür , daha hızlı karar mekanizmasına sahip olabilir .yapılan besteler ,yazılan sözler , kurulan gruplar bu dönemlerin ek eğiticileri olarak görülebilir .
Sonuca bağlamak  gerekirse .Evrenselliğe olan bu yolda eğitim süreci ile başlayıp kaynaklarımızı doğru kullanmak ve bu değişkenlik sürecini kavrayıp üretim ve sunuş sürecini toplumların insanlarına göre şekillendirmek gerekir .
Hepinize Müzik ve Sanat dolu yarınlar diliyorum

Bir kahve sohpeti ile daha fazla müzik diyenler .
facebook.com/tayfunlubeten
tayfunlubeten@hotmail.com adresleri  ile bana ulaşabilirler
Tayfun Lübeten